Bu durumda ben nerede uyuyorum /kalıyorum? Arkada, apartman boşluğuna bakan odada annemle birlikteyim. Orası, annemle benim odam oluyor. Onlar, yirmi gün kadar uzun bir süre Ankara'da kalmaya karar verince, elbette bendeniz "odasını çok seven"e bir fenalık geliyor. Ama aslında, akıl hocam annemle aynı odada kalıp yastık muhabbetti etmek çok güzel.Ben, bu anne-beraber geceler boyunca, defterime yazmaya devam ediyorum. Uyumadan önceki birkaç on dakikayı defterime ayırıyorum. Sabah ise, yatağımı düzeltirken, defterimi de pijamalarımla birlikte yastığım yanına yerleştiriyorum. Üzerine yorganı örterek. Sanki, tüm ergenlik (ortaokul-lise) dönemim boyunca, çalışma masamın üzerine rahatça bırakıp, akşam eve döndüğümde hiç dokunulmamış olarak bulduğum -bazı işaretler bırakıp sınadığım ve yine hiç dokunulmamış olarak bulduğum- defter benimki değilmiş gibi. Gizliyorum.
Bugün annem- babam, saat üç gibi yola çıktılar. Ben işteyken. Eve geldiğimde, tüm çamaşırları ve nevresimleri yıkanmış, tüm evi temizlenmiş, birkaç günlük yemeğimiz hazır edilmiş olarak buldum evi -anne eli. Defterim, yine hiç dokunulmadan, arka odadaki küçük sahpanın üzerine konmuş. Utandım.
Nereden gelir de gitmez bu gizlemek arzusu?