10 Eylül 2011

-ebilmek büzük ister!

Pek bir şey yapamıyorum.
İçebilmiyorum... Düzgün düşünebilmiyorum..
Uyuyabilmiyorum.
Kısacası Türkçemizin en anlamlı hali ile -ebilemiyorum

Not. Kieslowski'nin belgeselinin son kısmında dediği gibi I'm so so.

Ha bir de Pink Floyd seni yaratan yaradana kurban olayım ben beybi.

Son olarak: David Gilmore kapıyı çalsa mesela şimdi.. Kayboldum ben, çayın var mı dese? Buyur etsem içeri. Lokum ikram edip, kolonya serpsem eline. İki kelam etsek. İngiliz çayı da çay mı pehh gibi cümleler kursam.

Oy oy olsa bunlar ama bir olsa, Kieslowski'yi dünya ahiret tanımam yeminle! O vakit ebilirim..