Dün gece Türkiye'deki gazetelerden ne bileyim bir Posta ya da Hürriyet'e falan üçüncü sayfa haberi olabilecek bir durum canlandı gözümün önünde. Kaldı ki ikinci sayfa ünlüler geçidi ya da son sayfa kapak kızı haberlerinde kendimi hayal edemiyorum. Benden iyi 3. sayfa haberi olur:
Virginia'da ev arkadaşını av tüfeği ile öldürdüğü iddia edilen BÜ (27)'ye neden yaptınız diye sorulduğunda kafam attı sıktım beynine diye cevap verdi.
Arkadaş o değil de ya ben ölcem ya da ev arkadaşım. Hani başka bir çözüm bulamadım ben şu iki günlük ev arkadaşlığımıza. Kendimi Amerika'ya eğitime gelmiş ve Amerikan kültürünü bozuk bulan bir Sayyit Qutb gibi hissediyorum. Aha radikalleşme semptomları da göstermeye başladım. Ev arkadaşım ise filmlerde gördüğümüz "hey Joe, wassup" diye konuşan Amerika'nın dejenere gençliği.
Oysa kızı görmeden önce şöyle hayal etmiştim: Saçlar en dipten kıvırcık, şarısın, en az 25 yaşı var. 80ler sonunda kalmış. Tozluk takarım, bol bir elbise ve üzerine salak bir kemer takarım, elbisenin kolları yarasa kol olmazsa da olmaz. Aklımda diskotek'e giden perma saçlı Türk kadını imajı ile bir Amerika'lı tarif ettiğimin de farkındayım. Ama buydu gelmesi muhtemel kız. Ya da en kötü bir Hintli falan gelecekti. Ama adam akıllı olacaktı. Öyle kendi halinde takılacaktı anlayacağınız. Eğlenmek istiyorsa diskotek'e gidecek ya da eğlence anlayışı benim gibi yoga yapmak falan olacaktı. Ben bir ev arkadaşı değil bildiğin kendimden yan odada da olsun istemiştim.
Gel gör ki kültürümüzün görsellik ve ses bakımından en hoş çıkan ifadelerinden "ahanda bunu alırsın, şırakkk" ile karşılaşmam uzun sürmedi.
Şöyle bir üçüncü sayfa haberi de yakışır bana:
Gürültü yaptığı gerekçesi ile ev arkadaşını damdan aşağı atan BÜ(27) bir daha olsa yine yaparım, üstüne Roma'yı da yakarım dedi. Bu sözleri üzerine akli melekelerinin yerinde olmadığından şüphenilen BÜ soruşturma için Virginia Polis Karakolu'na nakledildi. BÜ'nün yol sırasında Karakolda ayna var, ayna var diye türkü tutturması gözlerden kaçmadı.
Biri de bana 3 gün değil 3 ay değil 3 sene be Cevriye demedi şu ömrü hayatımda. Bu babamın "ömrü hayatımda iki kadın benim için kavga etmedi" demesi ile eşit tutulacak bir cümle. İçine oturmuş onun da zaar. Sabit bir konuda kalmasını öğrenemedi gitti şu aklım. Ne diyorduk. Evet son haberi beğendim.. Bana bu tarz bir 3. sayfa haberi yakışır. Gerçi esmere ne yakışmaz be arkadaş. Dur lan kumralım ben esmer değil. Ya esmer olacan ya sarışın.. Arada kaldın mı yeminle Mevlana gibi dönüp durun. Bir "Kumral'ın hastasıyım, yolların ustasıyım" gibi kamyoncu logoları ya da "Kumral dedim be dedim" gibi şarkı sözleri yazılmaz bize. Aha anca Rafet El Roman'ın "kumral bomba" adlı şarkısı olur ki o da zaten arak arkadaş. Hangimiz Raga Oktay'dan tamba tumba esmer bomba sözlerini hatırlamıyoruz ki. Raga Oktay'da araklardan arak beğenmiş olmalı ki Türkan Şoray'ın 1968 yılında çekilen "Dünya'nın en güzel kadını" adlı filminden almış bu sözleri.. Vay didim.. Ne gebeş milletiz. Herkes birbirinden götürmüş... Hayır Türkan Şoray'ın bu filmde Türkan Moray'ı canlandırması da ayrı bir husus. Sinemada self-plagiarism olsa bu kadar olur.
Ne diyordum evet kumral, esmer, sarışın falan derken mevzuyu sapıttık. 80'ler hadi bilemedin 90'lardan çıkma bir ev arkadaşı bekliyordum en son. Gele gele 17-18 yaşlarında, siyahi, diş telleri takan ama asi bir tip geldi karşı odama... Umut Sarıkaya olaydım da çizivereydim bu genç ergeni keşke.
Oysa ki ben kendisinin odasından all that she wants is not a beybe, she's gone tomorrow gibi sözlerin yükselmesini beklerdim. Olmadı, kısmette yoksa olmuyor, ne yapsın ya'rab. Ulen "ya'rab" kelimesi kafamda deh deh düldül, deh deh düldül, sen düldülsün ben bülbül sözlerini nasıl çağrıştırabilir. Oldu mu oluyor. Nereden çıktın sen Yılmaz Morgül, yerin yok bu yazıda. Yaaa de get.
3. sayfa haberine geri dönersek başka bir haber de şu olabilir:
Amerika'ya eğitim için giden Türk kızı içmeyerek esrara alıştı: Yan odasına yeni ergen bir Amerikalı siyahi kızın taşınması sonucu her gün koridoru kaplayan esrar kokusuyla güne başlayan Türk kızı bir ayın sonunda dumandan esrarkeş oldu. Bütün doktora hayatı kayan Türk kızı BÜ bunca sene içmedik de ne oldu gibi sözler sarfederken oda arkadaşının arada esrarı tütsü niyetine yaktığı ortaya çıktı. Türk olsa sana n'oluyor hacı diyebilecek kapasiteye sahip siyahi kızın: "Henüz 17 yaşındayım, istediğimle yatar istediğimle kalkarım.. İstediğimde esrar çeker istediğime çakarım" sözleri dikkat çekti. Türk kızı BÜ bu durum üzerine akıllı beni bulmaz deli dibimden ayrılmaz diyerek, yetkililere: "Kaçacak yer ararım görsem karanlıkta. Yeminle Kıl oldum abi" diye seslendi.
Hülasa, bir kaç gün daha esrar'lı geçerse hayat, bu doktora bitmez arkadaş. Ya ben giderim ya da bu kız, başka yolu yok bu işin. Zaten notu da çaktım buzdolabına: "Hey yavrum, azcık daha tüttürürsen ev sahibesi ile imzaladığın kontrat da kıçında tütecek" diye. Ama ne diyom, kime diyom... Bakıyom karşımda tam bir andavallı tam bir mal!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder