Yapmak istediğin bir şeyi, dışarıdan herhangi bir şeyin engellemesi dolayısıyla yapamamak felaket. Engellenmişlik. Lisede gece arkadaşında kalmana izin verilmez, puanlar istediğin bölümü okumana izin vermez, okulda kurallar istediğin organizasyonu yapmana izin vermez, parasızlık yeterince eğlenmene izin vermez falan filan.
Ama en fenası teknolojik engellemedir zannımca. Zira, hemen hemen diğer bütün engellenmişlik hissi, yasaklardan doğar. O yasağı koyan, kaldırır da. Elinde bir çözüm vardır, istenirse uygulanır.
Ve fakat, aylardır başıma gelen olayda olduğu gibi, günün yarısını başında geçirdiğin iş yerindeki bilgisayarın, çok acayip bir şekilde Blogger sahifelerine yazı yazmana izin vermeyince ne yapacağını, neye sinirleneceğini şaşırırsın. Gidersin Bilgi İşlem'e,, "ben bütün gün iş yapacağıma buralara yazı yazıyorum işte" imajını da göze alarak "olm, bu siteyi ysakladınız mı, doğru söyleyin" dersin. Blog hadisesinden haberleri bile olmadığını öğrenirsin. İşin gıcık tarafı, diğer iş arkadaşlarının bilgisayarından yazı yazılabilmesidir.
Blogger Help'i hatmedersin. Yönetime mailler atarsın. Ve sonunda, Help sayfasında senin gibi bir kaç zavallı bahtsızın bulunduğunu büyük bir buruklukla öğrenirsin. Zira, o üç -beşe hiç kimse yardım edememiştir. Kendi hallerine bırakılmışlardır.
Yazdığın yazının sadece başlığının yayınlanması bu teknolojik engellemenin en yüksek sesle "nıhahahahahahahha" şeklinde kötü adam gülüşü yaptığı bölümdür.
Elimdeki sanal balyozu her gün çok büyük bir sayı kere karşımda duran ekrana indiriyorum. Böyle kötülükler yapan bir makinenin duyguları olacağını, bu kadar nefretten yakında psikolojisinin bozulacağını, Bilgi İşlem'in de bana yeni bir bilgisayar göndereceği umuduyla yaşıyorum şu anda.
Günün sonunda bilgisayar görmek istemeyen gözlerle eve gelen bendeniz, artık canım bloğuma yazı yazacağım zaman evdeki bilgisayardan bu açlığımı gidereceğim. Evet.
klübe hoş geldin bebek:) denizcim seninki senin bilgisayarla alakalıymış, hadi yine iyisin, iyisin iyisin dimek istiyorum cunku makamım adalet bakanlıgının vahşimen ayarlayıcıları, blogger, facebook, stumbleupon, laf cambazı, ekşisözlük ve hatta hatta içinde group kelimesi geçtiğinden mutevellit olsa gerek yahoogroups olayını bile yasakli site ilan etmişler, girebilmek ne mumkun=) acligimizi evde gideriyoruz biz de=)
YanıtlaSil"Blogger'a, Facebook'a, yok efendim gruupslu şeylere girilmediği için ortaya çıkan artık zaman ve emekle, çalışanlar daha çok iş yapacaklardır" gibi algı olduğu kanısındayım şirketlerde.
YanıtlaSilSayın Eleğimsağma, sorarım sana: Madem bloğuma yazı yazamıyorum, neden daha fazla 'iş' yapmıyorum ki dedin mi hiç? :)
Dediğin gibi, ev blogcularından olacağım artık ben de. Klübe hoş geldiğim için hoş buldum efendim. :P
Ohh beee, Deniz yazı yazdı en sonunda. Yüzüklerin Efendisi "Return of the King" gibi oldu gelişin Deniz'im:)
YanıtlaSilEhe, sağol Berfucum.
YanıtlaSilAcayip mutlu oldum durup duruken.
"Yorum katkıcılığı" aynı tadı vermiyormuş be abla.
:)