9 Mart 2009

Hayata Soru Önergesi

Takip ettiğim bloglardan Ayşe's World'deki şu yazıyı okuyunca TBMM sitesine girip soru önergelerine bir bakayım dedim. 25 Şubat tarihinde DTP Batman milletvekili Ayla Akat Ata tarafından verilen soru önergesi gözüme çarptı. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü haberlerini pasif olarak takip ettim, ama bu olay karşısında bir şeyler yazmadan duramayacağım galiba:

Soru önergesi, 1985'ten beri artarak devam eden Batman'daki kadın intiharlarıyla ilgili. İntihar zaten başlı başına yürek burkan bir şey. Bir insanın iradesi dahilinde kendini öldürmesi, şiddetin en yoğun halidir gibi geliyor. Şiddetin bir adım ötesi; artık konuşacak bir şey kalmadığı, tüm çabaların bittiği bir susma anı: İntihar. Hele ki, varsayılan olarak önüne sunulan hayatı zaten çaresizlik üzerine kurulmuş olduğundan hepimizden çok daha ağır acıları kaldırabilen bir kadın topluluğunun, birer ikişer kendine kıyması; hem de bunu dikkat çekmek için bağıra çağıra değil, sessiz sedasız yapması, çok düşündürücü. Politik, psikolojik, sosyolojik ve daha bir çok açıdan derinden incelenmesi, unutulmaması gereken bir konu. Maalesef hala devam ediyor. (Şurada okuduğuma göre Emile Durkheim, intiharın nedeninin tamamen toplumsal olduğunu, bireysel bir nedeni olamayacağını savunuyormuş. Sanırım bu durum için özellikle geçerli bir tez.)

Bakalım soru önergesinde neler sorulmuş:

  1. Kamuoyuna yansıdığı üzere 2000 yılında bakanlığınızca yapılan araştırma sonucu Batman'da gerçekleşen intihar vakalarının %80,9'unun kadın intiharları olduğu yönündedir. Bu olumsuz durumu önlemek amacıyla hangi çalışmalarda bulundunuz?
  2. Kadın ve Aileden Sorumlu Bakanlık olarak, kadın intiharlarında etkisi olan sebeplerin, kadınların yaşamlarında ne tür psikolojik sorunlara ve travmalara yol açtığına ilişkin akademik ve bilimsel çalışmanız oldu mu? Bu konuda ne tür çözüm arayışlarına gidilmiştir?
  3. Bakanlığınızca araştırmalar yapılırken kentin coğrafik, sosyolojik, tarihsel ve kültürel yapıları dikkate alındı mı?
  4. Kadın intiharlarında önemli bir etkisi olan erkek egemen ve feodal anlayışlara karşı Kadın ve Aileden Sorumlu Bakanlık olarak mücadele ediyor musunuz? Bu konuda neler yapılmıştır? Bu çalışmalar için ayrılan bir bütçe var mıdır?
  5. İntihara teşebbüs eden kadınlar için Bakanlığınız tarafından herhangi bir psikolojik destek ve yardım sağlandı mı?
  6. Ülke gündeminde önce magazinleşerek yer bulan, daha sonra ise sıradanlaşarak gündemden düşen kadın intiharlarına ilişkin 2002-2008 yıllarına ait veriler nelerdir?
Son maddede geçen magazinleşme sırasında Batman'a giderek konu ile şöylemesine bir ilgilenen Nimet Çubukçu'ya (evet, önyargılıyım kendisine karşı) biraz daha derinlere gitmesi için sorulmuş sorular. En azından sıradanlaşarak gündemden düşmeye karşı bir hatırlatma diye bile düşünsek, meclise böyle bir soru önergesi veren milletvekiline teşekkür ederim.

Konu ile ilgili bir yazı için tık.
Soru önergesi için tık.